Temsilde Adalet

TEMSİLDE ADALET

     Anayasamızın 67’inci maddesinde;”Seçim kanunları temsilde adalet ve yönetimde istikrar ilkelerini bağdaştıracak biçimde düzenlenir.” denilmektedir.
Çok partili sisteme geçtiğimiz 1946 seçimlerinden bu yana seçim kanunları sık sık değişikliğe uğramıştır. Örneğin;1961 anayasasına kadar çoğunluk sistemi esastı. Her ilde en çok oy alan parti o il’in tüm milletvekillerini kazanmış sayılıyordu. 1961 Anayasasından sonraki dönemde milli bakiye sistemi uygulandı. Her parti seçim bölgesinde aldığı oya göre milletvekili çıkarıyor, artık oylar başka illerdeki artık oylarla birleştirilip sayı bir milletvekili için yeterli ise o parti bir milletvekili daha kazanıyordu. 1982 Anayasasından sonra barajlı d’hont sistemi yürürlüğe girdi. Bu sistemde oy oranı ülke düzeyinde %10’u aşmayan partiler hiç milletvekili çıkaramamaktadır. Gerekçe olarak ise “Yönetimde istikrar” denilmektedir. Öbür taraftan bu uygulamayı abartılı ve yanlış bulanlar, “Temsilde adalet” ilkesini savunmaktadır. Birde bizim gibi düşünenler var. Ülkemiz bakımından barajın %3 – %5 seviyesinde olması böylece hem temsilde adaletin, hem de yönetimde istikrarın sağlanacağını savunmaktayız. Tabi ki hiç baraj olmasın diyenlerde az değil.
Seçimler konusunda bu özet bilgiyi sunduktan sonra, esas konumuza geçmek istiyorum. Kamu kurumu niteliğindeki esnaf ve sanatkarlar meslek kuruluşlarının genel kurul toplantıları ve seçimleri:
5362 sayılı esnaf ve sanatkarlar meslek kuruluşları kanunun 3/l- maddesine göre bu kuruluşlar; oda, birlik, federasyon ve Konfederasyondur. Bu kuruluşların genel kurulları; odalarda üyeleriyle, birlik ve federasyonlarda bağlı odaların başkan ve yönetim kurulu üyeleriyle birliğin ve federasyonun görevde bulunan başkanı, yönetim ve denetim kurulu üyeleriyle; konfederasyonda ise birlik ve federasyonların başkan ve yönetim kurulu üyeleriyle konfederasyonun görevde bulunan genel başkanı, yönetim kurulu ve dışarıdan seçilen üyeler hariç denetim kurulu üyelerinden oluşmaktadır.
Odaların genel kurulunun, genel kurul tarihinden en az altı ay önce odaya kaydolmuş üyelerden oluşması temsilde adalet ve yönetimde istikrar bakımından en doğru ve demokratik olandır. Ama odaların üst kuruluşlarının özellikle de Konfederasyon genel kurulunun teşkili bize göre akli, mantık,vicdani ve demokratik anlayışla bağdaşmamaktadır. Bağlı oda sayısı 25 ve daha az olan birlikler 5, 121 ve daha üstünde olanlar 11 temsilciyle(İSTESOB 152 oda ), federasyonlarda oda sayısı 75 ve daha az olanlarda 9, 126 ve daha fazla olanlarda 13’tür. Birlik ve federasyonlarda oda sayısı yanında üye sayısı bakımından da adaletli bir ölçü söz konusu değildir. Bildiğimiz kadarıyla 10 odanın ve toplam onbin üyenin altında birlikler var. Ne var ki konfederasyon genel kurulunda bu birliklerle 121 odadan fazla ve yüzeli bini aşkın toplam üyeyi temsil eden birliklerin temsilci sayısı farklı 11-5=7dir.
Nereden bakılırsa bakılsın bu uygulama savunulamaz. Öyleyse ne yapılmalıdır. Anayasamızın 135’inci maddesinde ifadesini bulan “kamu kurumu niteliğindeki diğer meslek kuruluşlarındaki düzenlemeye bakmalıyız.”Çünkü sayısı 18’i bulan bu kuruluşlardan biri de esnaf ve sanatkarlar meslek kuruluşudur. Hemen belirtelim ki, meslek kuruluşlarının hiç birinde belirttiğimiz sistem ve uygulama yoktur. Hepsinin üst kuruluş seçimleri DELEGE usulüne tabidir.
       Önerimiz;
a- Odalardaki uygulama aynen devam etmelidir.
b- Birlik ve federasyon genel kurul toplantısı için bağlı odaların üye sayısı esas alınmalı ve buna göre kademeli olarak üst kuruluş delegeleri seçilmelidir.
c- Konfederasyon genel kurul toplantısı için birlik ve federasyonların üye sayısına göre veya her il’in çıkardığı milletvekili sayısı kadar delege seçilmelidir.
Hak ve adaletin bir an önce gerçekleşmesi için, Eylül ayında yapılacak Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu (TESK) genel kurul toplantısı ve sonrasında uygulanmak üzere görüş ve talebimizin değerlendirilerek gerekli yasal düzenlemenin yapılması halisane temennimizdir.