İki önemli konuda ortaya çıkan çarpıcı rakamları bilginize sunmak istiyorum. Biri karşılıksız çekteki artışki, reel piyasaların ne durumda olduğunu ortaya koymaya yetiyor. Diğeri de İstanbul’u dünya kentleriyle kıyaslayan rakamsal veriler.
Bu yılın ilk 6 ayında (Ocak-Haziran) karşılıksız kalan çek sayısı 305 bin 571 oldu. Bunların tutarı7 milyar 46 milyon 315 bin lira. Geçen yıllarla kıyaslandığında karşılıksız çek tutarı 5 yılda yüzde 26 artış göstermiş. Bu artış hiç de azımsanacak bir oran değil. Ayrıca bu artış kötüye giden reel sektörde alarm zillerinin çaldığına işaret. Toplumun her ferdi ve kesiminde hem ekonomideki daralma hem de çevre ülkelerde yaşanan olayların da etkisiyle ödeme zorluğu ve buna bağlı bunalımı işaret ediyor.
Ülkemizde bu bunalımdan en fazla nasibini alan şehir ise İstanbul. “Küresel Rakamlarla İstanbul” isimli rapor yaşam şartlarının en ağır olduğu il olarak da İstanbul’u gösteriyor. İSMMMO’nun hazırladığı ve Avrupa İstatistik Kurumu (Eurostat) ve Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) ile Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) verileri baz alınarak hazırlanan rapora göre hızla gelişen küresel bir kent olarak İstanbul, yaşam şartlarının en ağırlaştığı il olarak gösteriliyor.
Rapor, “Dünyanın sayılı metropolleri arasında yer alan İstanbul’un pek çok yapısal sorunla karşı karşıya olduğunu” belirtiyor. Kentte yaşayanlar açısından İstanbul’un, ulaşım, kültürel, sosyal göstergeler, pahalılık gibi sorunlar yüzünden giderek cazibesi azalıyor.
Rapora göre İstanbul 276 Avrupa kenti arasında 115 bin otobüsle açık ara birinci. Bunun sebebi de toplu ulaşımın büyük oranda otobüsle sağlanması. Rapora göre İstanbul 100 bin kişi başına raylı ulaşım uzunluğu bakımından 1,5 km ile 174 Avrupa ülkesi içinde en son sırada yer alıyor. İstanbul yine 686 bin kamyon stokuyla en fazla kamyonun olduğu 4. Kent.
Aynı rapor, Zürih, Tokyo, Paris, Londra gibi çok sayıda ülke içinde pahalı benzinin kullanıldığıİstanbul 1. Sırada. En ucuz benzin ise 0.77 cent ile Meksiko City. Avrupa’nın en pahalı kentisıralamasında ise İstanbul 14. Durumda. Madde fiyatlarında İstanbul en pahalı pirincin kullanıldığı 7’inci, en pahalı dana etinin satıldığı 3’üncü, en pahalı tereyağının satıldığı 4’üncü, en pahalı şekerin satıldığı 9’uncu durumda. Bunlara karşılık en ucuz sütün satıldığı 18’inci, yine en ucuz zeytin yağının satıldığı 4’üncü ülke durumunda.
Kısacası pahalılıkta da dünya ülkeleri ile yarışır durumdaki İstanbul’da yaşamak zorlaşıyor. Bu veriler de İstanbul’un cazibesini azaltıyor ve ters göçün gündeme gelebileceğini gösteriyor. Çalışan kesimlerde kendi memleketine göç zor görünüyor. Kamu kurumlarında Anadolu illerine tayin talebi artıyor. Buna karşılık İstanbul’da aradığını bulamayan esnaf sayısı da hayli fazla. Bir yandan AVM’ler, diğer yandan sermaye market zincirlerinin sokak aralarına kadar yayılmasıyla rekabete yenilip dükkanını kapatan binlerce esnaf yeni maceraların peşine düşüyor. Bu ekmek teknelerinin kapanmaması için hükümete büyük iş düşüyor. Tüm dünyada ticaretin ve alışverişin şekli hızla değişiyor ama küçük esnafın korunması adına yeni projelere ihtiyaç duyuluyor. Esnafın gelişen şartlara ayak uydurabilmesi ve yaşatılması için proje üretilmesi konusunda ilk adım İSTESOB Başkanı Faik Yılmaz’dan geldi. Yılmaz, “Esnafın kendini yenilemesi” konusunda bir proje birimi kurulması için çalışma başlattı. Bu çalışmanın İstanbul esnafına hayırlı olmasını diliyoruz. Yeni konularla yeni sayıda buluşmak üzere hoşça kalın.